Espiye ilçesinin Soğukpınar beldesinde yaşayan 59 yaşındaki Bayram Karaman, 20 yaşından itibaren değirmen tamiratında çalışmaya başladı.

Karaman, 25 yıl önce de talep üzerine bir çeşmeye taştan su akarı yaptı. Su akarının beğenilmesi üzerine Karaman, yayla ve köylerdeki çeşmeler için de taş işlemeyi sürdürüyor.Taşları işlediği aletlerin çabuk yıpranması üzerine evinin alt katında demirci ocağı kuran Karaman, aletleri de kendisi imal ediyor.

Bayram Karaman, çocukluğunda yaşlı bir ustanın, "Usta değirmende beklemez, değirmene gelen bekler" diyerek değirmen taşını söküp tamire başlamasıyla bu işe merak sardığını söyledi.Zaman zaman değirmen tamiratı yapan babasının da kendisine katkısı olduğunu belirten Karaman, çocukluğunda oyuncak değirmenler yaptığını anlattı.

Karaman, beldede kendisinden başka usta kalmadığını ifade ederek, "Bir ustamız vardı o da yaşlandı, hasta oldu. İlçemizde, beldemizde meraklısını, 'Ben bu işi yaparım' diyen bir kişi de bulamıyorum. Bizden sonra ne olacak, teknoloji mi girecek işin içine bilmiyorum ama bu el emeği ile yapılıyor, el değmeden olmuyor." dedi.

"Bir mısır tanesi üç kademeden geçiyor"

Değirmen için uygun taşın önemini vurgulayan Karaman, şöyle devam etti:"Değirmen her taştan da olmuyor. Eskiden taş çıktığı yerde işleniyordu ama şu anda araçlara koyup getiriyoruz, evin kapısında yapıp değirmen neredeyse yerine yerleştiriyoruz. Taşın altının da üstünün de aynı olması lazım, biri ayrı bölgeden, diğeri ayrı bölgeden olamaz. Taşın biri yumuşak, biri sert olamaz, aynı kayadan olacak. Bunun nedeni de mısırı öğütürken araya taş karışıyor."

Bayram Karaman, evinin önünde taşların kesilmesi, oyulması, dışının tesviyesi gibi işlemleri gerçekleştirdiğini belirterek, "Asıl ustalık değirmende başlıyor. Orada taşı döndüreceksin, neresi temas ediyor, neresi etmiyor, mısırı neresi alıyor, neresi almıyor yani ince ustalık orada." ifadelerini kullandı.(AA)