info @ giresunguncel.com.tr

Ömür bir su gibi akıp gidiyor ellerimizin arasından. Baharlarımız, kışlarımız, yazlarımız bize sormadan gelip geçiyor. Mevsimler dönüp dururken, kanımız deli deli akıp dururken damarlarımızda, birden dizlerimizin dermanı kesiliverecek. Saçlarımıza düşen aklar, aynaya her bakışımızda ölüm gerçeğini haykıracak yüzümüze. Böyle olacak ey yolcu! Doludizgin koştuğumuz yollarda bir gün yorulacağız. Ama yola revan olmuşuz bir kere. Yolculuk çok zor, meşakkatli olsa da. Kirli bir zaman akıp gidiyor avuçlarımızdan. Bu içine doğduğumuz, yaşamamız gereken zamandır aslında. Çok yorgun olsak ta yürümemiz gereken bir yol, erişmemiz gereken menziller durur karşımızda.

Yürüyüşümüz başlayacaktı; kirlenmiş yaşanmışlıklara doğru. Cahiliye’nin en kokuşmuş çağında, putlarla işgal olmuş mekanlarda, zihinlerde ve kalplerde manevi bir yolculuk başlayacaktı. Ey örtüsüne bürünen kalk! Bu emir Peygamberimiz nazarında örtülere bürünen bütün kalplere yolculuğun başladığı çağrısını yapıyordu. Efendimiz’in Mekkesi vardı. Bizim modern sokaklarımıza, cahiliye zamanlarımıza eş, nice sancılı, acılı halleri kuşanmış zamanlardı Mekke zamanları.

Bizim Mekke’miz neresi ey yolcu! Medine’miz var mı? Bizi bekliyor mu? Yürek ülkesinin kuşlarını uçurabilir miyiz birlikte  Medine’nin hasret kokan sokaklarına? Asırlar önce çöle dönmüş yüreklere abı hayat gibi akıttığında emaneti, çıkmıştı yola kutlu nebi. Artık kıyamete kadar sürecek kutlu yolculuk başlamıştı ve öncüler bir bir yerlerini aldılar ey yolcu! Biz bu yolculukta hangi saftayız? Zor bir yolculuk olacak. Umudu ve sabrı kuşandığımızda yollar açılır bilesiniz. Umutsuzluğa yenik düşenler, yeis içinde olanlardır unutmayalım. Bütün olumsuzluklara rağmen biz azmi ve sabrı kuşanacağız. Her umutsuzlukta yeniden sarılacağız ayetlere. Her kirlenmiş vakit, her körelmiş, bozguna uğramış umut,her sönmüş ocak bizi umuda daha fazla taşımalı.Aceleci kalabalıklar kesse de önümüzü, dünya bin bir türlü oyunla kesse de yolumuzu umutla, sabırla varabilmeliyiz hedefe.

           Yol uzun ve meşakkatli olsa da bu yürüyüş hep sürecek. Dünya kabuğu kalındır, yükü ağırdır, omuzlarımıza çöker, içimize derinden derinden çöreklenir, bizi hep umutsuzluğa çağırır. Oysa biz dünyanın kabuğunu kırmalıyız. Dünyanın bütün kirinden, pasından arınarak, korkularımızdan sıyrılıp yürümeliyiz hakikat üzerine.Yürüyerek yenileneceğiz.İşte o zaman,karanlıklar aydınlığa çıkacak. Çünkü biz eşrefi mahlukatız. Unutma ey yolcu! Bizi büyük kurtuluşa taşıyacak bu yolculuktur. Rabbimizin müjdesi ile : Rabbinizin bağışına ve genişliği göklerle yer arası kadar olan, Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanan cennete koşun.

Sözümüz eksik, hayatlarımız yarım, kalbimiz sallanıyor içimizde, direnmeye hazır hayatlar ver bize Rabbim!

Yolculuğumuzu kolaylaştır Rabbim! Yolculuğumuz, sana, habibine, cennetine olsun.